Ana Sayfa » Makaleler » Halil ÖZDEMİR » Örgütlenme, Varlık Ve İlerleme Nedenimizdir!

Örgütlenme, Varlık Ve İlerleme Nedenimizdir!

Sendikacılığın olmazsa olmazı örgütlenmedir. Şartlar ve imkanlar ne olursa olsun, engeller ne kadar çetin olursa olsun yine de örgütlenme. Çünkü; sendikacılığın varoluş nedeni olan “işçilerin haklarını korumak ve daha ileri haklar elde etme”nin tek yolu sürekli örgütlenme ve örgütlenme ağını yaygınlaştırmaktır. Sendikal mücadele tarihi de gösteriyor ki, hak elde etmenin ve bu hakları koruyup makul bir çizgide ileriye taşımanın tek yolu; örgütlenmedir. Ne kadar örgütlü olursanız, yani örgütlü yapınız ne kadar güçlü olursa o oranda haklarınızı korur ve ileriye taşırsınız.

Örgütlenmenin gücünü bilenler, bu gücün karşısında durulamayacağını da bilirler. Onun için de “örgütlenmenin önündeki engeller”e yenilerini eklerler, yöntem değiştirirler.

Sendikalar, tabanlarından aldıkları güç ve birikimle, örgütlenmenin önüne çıkarılan engeller ne olursa olsun sadece varlıklarını korumak için değil, varlıklarını devam ettirmek için de ilerlemek ve mesafe almak zorundadırlar. Aksi takdirde varoluş nedenleri ortadan kalkar.

Sendikamız Hizmet-İş, 38 yılı geride bırakan mücadele tarihinde bu bilinçle ve bu kararlılıkla bugünlere gelmiştir.

Sendikalar için örgütlenme vücudun kan dolaşımı gibidir. Kan dolaşımı, vücudun canlılığının, hayatta ve sağlıklı oluşunun göstergesi olduğu gibi, örgütlenme de sendikaların hayat belirtisi, canlılığı ve sağlığının göstergesidir. Kan dolaşımının zayıflaması veya durması halinde nasıl ki vücudun hayati fonksiyonları kayboluyorsa, sendikaların da örgütlenme hızları yavaşladığında veya durduğunda hayati fonksiyonlarının en önemlisi kaybolmuş demektir. Yani, örgütlenme ağının daralması demek, sendikaların kan dolaşımlarının tıkanması demektir. Onun için de (söylediğimiz gibi) şartlar, zaman ve zemin ne olursa olsun mutlaka örgütlenme, mutlaka örgütlenme diyoruz.

Özellikle Taşeron şirketlerde çalışan işçilerimiz için verdiğimiz örgütlenme mücadelesi, bu söylediklerimizin göstergesi niteliğindedir. Zor şartlar altında hayat standartlarının altında ücretle geçimini sürdürmeye çalışan Taşeron işçilerinin büyük bir güvenle sendikamıza doğru akmaya başlamasıyla birlikte Sendikamız Taşeron işçilerinin umudu olmuş ve kısa zamanda örgütleyip imzalamaya başladığı Toplu İş Sözleşmeleriyle güvenini tahkim etmiştir. Ancak, Konfederasyonumuz ve Sendikamızın Taşeron işçilerle ilgili temel talebi olan “tüm taşeron işçileri daimi işçi kadrolarına geçirilsin”  ilkemiz yolunda verdiğimiz mücadele, hükümet tarafından farklı bir boyutta ele alınmıştır. Ancak yine de Taşeron işçiler, gerek konfederasyonumuz gerekse de Sendikamızın kendileri için verdiği mücadelenin hangi boyutlarda olduğunu bilmektedirler.

Bütün bunlara rağmen örgütlenme yolunda başta yerel yönetimler olmak üzere, işkolumuzun tüm işçilerine ve özellikle taşeron işçilere karşı sorumluluklarımızdan taviz vermedik ve vermiyoruz.

Örgütlenmenin önüne ne kadar engel çıkarılsa çıkarılsın, örgütsüz tek bir işçimiz kalmayıncaya kadar mücadelemiz sürecektir. Birileri bariyer döşese de biz bariyerleri aşıp işçilerimizin en demokratik hakları olan sendikal örgütlenmelerinin önünü açmaya kararlıyız. Örgütlenme ile beraber “birlikten güç doğar” ilkesi, beraberinde “gücümüz haklarımızı ve kazanımlarımızı daha ileriye taşıyacaktır”ı getirecektir.

HAK-İŞ/HİZMET-İŞ olarak, “bütün haklar mücadele ile alınır” ilkesi her an önümüzü aydınlatmaya devam etmektedir. Bu yolda, bu uğurda örgütlenmeye devam diyoruz.

            Kaynak: Halil ÖZDEMİR, ” Örgütlenme, Varlık Ve İlerleme Nedenimizdir!”, HİZMET-İŞ Sendikası (Tüm Belediye ve Genel Hizmet İşçileri Sendikası Üç Aylık Yayın Organı – Yaygın Süreli Yayını, ISSN:1306-3650, Yıl:26, Dönem:2016-II, Sayı:149.