
SENDİKAMIZ HİZMET-İŞ 43. YAŞINDA
HİZMET-İŞ Sendikamızın 43. Yıldönümü, sosyal mesafe kuralına uygun olarak kutlandı.
“Erdemli Bir Sendikal İnşa İçin Kararlıyız” temasıyla 25 Ocak 2020 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen programa HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Sendikamız Genel Başkanı Mahmut Arslan, Kurucu ve Onursal Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı ve HİZMET-İŞ Genel Başkan Vekilimiz Av. Hüseyin Öz, Genel Başkan Yardımcılarımız Halil Özdemir, Celal Yıldız ve Mehmet Keskin, Genel Sekreterimiz Remzi Karataş, Genel Merkez Denetim ve Disiplin Kurulu üyelerimiz, Ankara Şube Başkanlarımız, Genel Merkez Uzmanlarımız ve basın mensupları katıldı.
Program online olarak bütün şube ve il başkanlarımız tarafından takip edildi.
“Erdemli Bir Sendikal İnşa İçin Kararlıyız”
Programda konuşan Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Sendikamızın kuruluşundan bugüne 42 yıl içerisinde yolunu ve istikametini belirleyerek, hedeflerini önemli ölçüde başardığını söyledi.
43. yıla girerken başarılması gereken yeni hedeflerin bulunduğunu ve samimiyetle çalıştıklarını belirten Arslan, “Erdemli bir sendikal inşa için kararlıyız. Mücadelemizi kararlılıkla sürdürüyoruz” dedi.
Sendikamızın 43 yıllık yürüyüşünde birçok zorlukla karşılaştığını kaydeden Arslan, “Tüm baskı ve dayatmalara karşı HİZMET-İŞ, onurdan, emekten, haktan yana olmaktan vazgeçmeyerek, yüz binlerce emekçi ile beraber yoluna devam ediyor” diye konuştu.
Sendikamızın kuruluşunda emeği geçenlere teşekkürler eden Arslan, vefat eden kurucu üyemiz Ömer Kaplan’ı rahmet ve minnetle andı.
“HİZMET-İŞ HAK-İŞ’in Amiral Gemisidir”
Sendikamızı HAK-İŞ’in amiral gemisi olarak tanımlayan Arslan, şunları kaydetti:” HİZMET-İŞ Sendikamız iki sorumluluğu üzerinde taşımaktadır. Bir taraftan HAK-İŞ’e olan desteğini sınırsız ve hiçbir şarta bakmaksızın devam ettirirken, diğer taraftan kendisini de geleceğe taşımaktadır. HİZMET-İŞ teşkilatına HAK-İŞ’e olan katkılarından dolayı teşekkür ediyorum.”
“Taşeron Sisteminin Ortadan Kaldırılması İçin Önderlik Ettik”
HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ Sendikamızın taşeron sisteminin ortadan kaldırılması için önderlik ettiğini kaydeden Arslan, “Türkiye’de ses getiren mücadelemiz meyvelerini vermiş ve bugün yeni bir aşamaya gelmiştir. 696 sayılı Kararname bizim arzu ettiğimiz bir noktada gerçekleşmedi, buradan kaynaklı zorluklarımız, sıkıntılarımız hüzünlerimiz oldu. Ama ne olursa olsun kamuda çalışan yaklaşık 1 milyona yakın taşeron işçisi, kadrolarını alarak normalleşme sürecine geçmiş bulunmaktadır. Yerel yönetimlerde hızla normalleşmenin başlamasıyla belediye şirketlerinde toplu iş sözleşmeleri gerçekleştiriyoruz ve sürecin ilk adımını onlarla paylaşıyoruz” diye konuştu.
“100 Binden Fazla Üyemiz Yasa Zoru İle Bizden Kopartıldı”
696 sayılı KHK’ya eklenen geçici madde ile iş kollarında yaşanan değişiklik nedeniyle 100 binden fazla üyenin sendikalarımızdan istifa etmek zorunda kaldığını belirten Arslan, “Taşeron mücadelesinde verdiğimiz emekler bu değişiklik ile hiçe sayıldı. Bize büyük bir haksızlık yapıldı. Ancak biz bu antidemokratik uygulamaya karşı geri adım atmayacağız. Mücadelemizi daha da büyüteceğiz” açıklamasında bulundu.
“TİS Sürecinde Emekçilerle Yan Yana Olacağız”
Kamuda ve belediye şirketlerinde kadroya geçen taşeron işçilerin de ilk defa dahil olacağı toplu iş sözleşmesi süreci ile ilgili de konuşan Arslan, “Bu süreçte her istediğimizi alamayabiliriz. Ancak bu mücadeleden vazgeçeceğimiz anlamına gelmez. Tüm unsurlarımız ile bu süreçte emek vereceğiz. Vazgeçmeden, geri adım atmadan toplu sözleşme aşamalarında emekçiler ile yan yana olmalıyız. Onları sendikal mücadeleye yakınlaştırmalı ve onlara sendikanın önemi anlatmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Ülkemiz Pandemiyle Mücadelede Başarıya İmza Attı”
Ülkemizin pandemi döneminde büyük bir başarıya imza attığını kaydeden Arslan, “Gelişmiş ülkelerinin adeta çuvalladığı süreçte Türkiye, sağlık çalışanlarının fedakârlığı, sağlık alt yapımızın güçlü olması ve devletimizin bu konudaki güçlü inisiyatifiyle bu olağanüstü dönemi en az hasarla geçirmiş olmanın mutluluğu yaşıyoruz” diye konuştu.
“Kısa Çalışma Ödenekleri ve Ücretsiz İzin Uygulamaları Mağduriyete Neden Oldu”
Talep etmelerine rağmen işçi pozisyonundaki sağlık çalışanlarına herhangi bir ek ödeme verilmesini sağlayamadıklarını belirten Arslan, bu durumdan dolayı 200 bin sağlık çalışanı işçinin kırgınlık yaşadığını bildirdi. Arslan, “Kısa çalışma ödeneği, ücretsiz izin ve işten çıkarma yasağı gibi olağanüstü dönemlerde başvurduğumuz düzenlemeler, aynı zamanda büyük sorunları da beraberinde getirdi. İşten çıkarma yasağı işverenlerin ne yazık ki işçileri ücretsiz izne çıkararak 1.177 lirayla, 1 Ocak’tan itibaren ise 1.400 lirayla yaşamaya mahkum edilen binlerce, on binlerce arkadaşımız var. Özellikle kısa çalışma ödeneğinin miktarının üzerine ilave yaparak tam ödeme yapma alışkanlığı olmayan geniş bir özel sektör yapımız var. Dolayısıyla kısa çalışma ödeneklerinde ve ücretsiz izin uygulamalarında mağdur olmuş milyonlarca emekçi arkadaşımız var” dedi.
“Ücretsiz İzin Uygulaması İstismar Edildi”
Ücretsiz izin uygulamasının, kısa çalışma ödeneğine hak kazanamayanlar için istisna olarak uygulanacağı söylenmesine rağmen bunun işverenler tarafından istismar edildiğini belirten Arslan, bunu önlemeye yönelik çabaların da istenilen noktaya ulaşamadığını söyledi.
Arslan, “Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma şartlarının azaltılmasını istememize rağmen, 450 gün prim ödemeye gelmesine rağmen halen bizim için yeterli olmadığını ifade etmek istiyorum. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma, kısa çalışma ödeneğinin miktarının artırılması ve ücretsiz izne çıkarma şartlarının çalışanlar lehine düzenlenmesi talebimizi sürdürmeye devam ediyoruz” dedi.
Arslan, çalışma hayatının yaşadığı zorlukların ortadan kaldırması için farklı konfederasyonlar, işverenler ve hükümetle bir araya gelme geleneğinin çalışma hayatında kazandırıldığını ve bu dönemde önemli çalışmalara imza atıldığını söyledi.
Bütün Emekçileri HAK-İŞ’e Bağlı Sendikalarda Örgütlenmeye Davet Etti
“HAK-İŞ ve HİZMET-İŞ olarak ülkemizin, bölgemizin ve küremizin bütün mağdurlarına, mazlumlarına ve emekçilerine borcumuz olduğunun altını çiziyoruz” diyen Arslan, sendikalı ve sendikasız bütün işçileri, HAK-İŞ’te örgütlenmeye davet etti.
Arslan, “Ülkemizin yaklaşık 14 milyon çalışanının 2 milyonu sendikalı. 3 konfederasyon ve bağımsız sendikaların toplam üye sayısı 2 milyon civarında. 12 milyon işçi bizi bekliyor. Her iş kolundaki sendikalarımızın daha çok mücadele ederek, bu sendikasız işçileri sendikalarımıza dahil etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
HAK-İŞ’in Gücü Türkiye’nin Gücüdür”
HAK-İŞ’in gücü arttıkça Türkiye’nin de gücünün artacağına inandığını belirten Arslan, “Bize 700 bin üye yakışmıyor. Biz 7 milyonları, 10 milyonları hak ediyoruz. Bunu başarabilir miyiz, başarırız” değerlendirmesinde bulundu.
GENEL BAŞKAN VEKİLİMİZ ÖZ: “HİZMET-İŞ STANDARTLARI BELİRLEYEN KURUMDUR”
Genel Başkan Vekilimiz Av. Hüseyin Öz, “Bugün sendikamızın 43. Yılını kutlamanın onurunu, heyecanını ve haklı gururunu yaşıyoruz. HAK-İŞ/HİZMET-İŞ tarihi, başarılar tarihidir. Alın terinin, devletimize ve milletimize sahip çıkmanın, değerlerimize, inancımıza, örfümüze ve demokrasiye ve geleceğimize sahip çıkmanın tarihidir” dedi.
Geride bıraktığımız 42 yılın emek tarihi açısından önemsenmesi gerektiğini belirten Öz, “Sabırlı, inançlı, dirençli, zorluk ve başarılarla dolu bir geçmişe tanıklık ettik. Kuruluş yıldönümümüz vesilesiyle, Sayın Genel Başkanımız ile Kurucu ve Onursal Başkanımıza, 43 yıl önce öncülük eden kurucularımıza, teşkilatımız adına bir kez daha teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Kurucularımızdan ebediyete irtikal edenlere rahmet dileyen Öz, “HAK-İŞ/HİZMET-İŞ Sendikamız, ülkemizin en büyük işçi sendikası olarak, bugün standart belirleyen bir kurum haline gelmiştir. Artık Anadolu’nun duygularının, taleplerinin, beklentilerinin tercümanı olan, üyelerinin yanı sıra tüm emekçilerin umuduna dönüşen, karar alma süreçlerinde yer alan aktif bir HİZMET-İŞ var. 1979 yılında bir fidan iken, bu gün gölgesinde yüzbinleri barındıran ulu bir çınar ve kutlu bir davanın adıdır. Ulu Çınar’ın gölgesinde olmak, mensubu olmak ve bu davaya hizmet etmek hepimiz için bir onur ve gurur duyuyoruz” dedi.
TANRIVERDİ: “HİZMET-İŞ EMEĞİN ONUR KALESİDİR”
Kurucu ve Onursal Genel Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi, “24 Ocak 1979 tarihinde 43 yıl önce Adıyaman’da 7 arkadaşımızla başlattığımız bu mücadelenin bugün Türkiye’nin en büyük sendikasına dönüşmesi hepimiz için bir gurur meselesidir. Bu mücadeleye omuz veren Genel Merkez Yöneticisinden, şube başkanlarımıza, temsilci arkadaşlarımıza ve çalışan arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.
HİZMET-İŞ Sendikasının samimiyet ve iyilikle kurulduğunu belirten Tanrıverdi, “HİZMET-İŞ kurulduğu günden bu yana emeğin onur kalesi olmuştur. 43 yıllık sendikal mücadelesinde sadece mevcut olmak için değil, varlığını sürekli ve anlamlı kılmak için var olmuştur. Bu sendika samimiyetle, iyilikle, birlik ve dayanışma duygusuyla kuruldu. HİZMET-İŞ ilkeli, kararlı, sorumlu ve onurlu sendikacılık prensipleri ile bu günlere geldi. ‘İmzamız İşçiniz Kararıdır’ ilkemizle emekçilerin haklarını asla bir yerlere peşkeş çekmeden, onların istek ve taleplerine daima önem vererek bir sendikal yol izlenmiştir. HİZMET-İŞ Türk sendikacılığının hem yüz akı hem de özgür bir modelidir. HİZMET-İŞ’in böylesi bir model, bir akademi, bir okul olma özelliği var” diye konuştu.
Sendikanın aynı zaman bir sivil toplum örgütü olduğunu belirten Tanrıverdi, bu anlamda Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın büyük bir sorumluluk üstlendiğini ve bu sorumluluğu başarıyla yerine getirdiğini söyledi.
Konuşmaların ardından Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Kurucu ve Onursal Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi’ye bir tablo takdim etti.
Genel Denetleme Kurulu üyelerimiz Ferman Zararsız ile Ayşe Usta Genel Başkanımız Mahmut Arslan ile Kurucu ve Onursal Başkanımız Hüseyin Tanrıverdi’ye birer buket çiçek takdim ettiler.
Program aile fotoğrafı çekimi ile son buldu.