HAK-İŞ Başkanlar Kurulu Toplantısı, 2 Temmuz 2019 tarihinde Genel Başkanımız Mahmut Arslan Başkanlığı’nda HAK-İŞ Genel Merkezinde gerçekleştirildi.
Toplantıya Genel Başkanımız Mahmut Arslan, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Şahin, Settar Aslan, Mustafa Toruntay, A. Cengiz Gül, HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız, HAK-İŞ’e bağlı sendikaların başkan ve yöneticileri ile basın mensupları katıldı.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Başkanlar Kurulu toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, HAK-İŞ 14. Olağan Genel Kurulu’nun “Emek, Demokrasi, Özgürlük, Adalet İçin İleri” temasıyla 10-11 Temmuz tarihlerinde ATO Congresium’da, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ve çok sayıda siyasetçi, milletvekili, sivil toplum örgütü, yurt dışından temsilciler ve sendikaların katılımlarıyla gerçekleştirileceğini açıkladı.
“Dünya Sendika Liderlerini Misafir Edeceğiz”
Arslan, “14. Olağan Genel Kurulumuza 404 delege katılacak. 13. Olağan Genel Kurulumuzda 68 olan genel kurul kararlarımız ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. 90 civarında kongre kararı genel kurulumuzda tartışılacak. Bu kararlar bizim için son derece önemli. Çünkü bu kararlar ile HAK-İŞ’in yol haritasını oluşturuyoruz. Alınan kararlar sendikalarımızla da istişare edilerek ve bütünüyle HAK-İŞ’in görüşü olarak kamuoyu ve delegelerimizle paylaşılacak. Genel Kurulumuzda Konfederasyonumuzun Kurucularını, uluslararası üye olduğumuz ITUC ve ETUC temsilcilerini ve dünyanın dört bir köşesinden gelen yaklaşık 150 civarında sendika liderini kongremizde misafir edeceğiz” dedi.
HAK-İŞ 14. Olağan Genel Kurulu kapsamında kongre salonu dışında da bir dizi etkinliklerin gerçekleştirileceğini anlatan Arslan, “Kongre salonumuzun dışında 15 Temmuz Fotoğraf Sergimiz, Uluslararası Kudüs ve Filistin’e Destek Sendikalar Birliği tarafından oluşturulan HAK-İŞ Kudüs Komitemizin ve HAK-İŞ MEYEB’in bir standı olacak ve faaliyetlerimizi delegelerimize ve misafirlerimize takdim edecekler. Sendikalarımızdan da isteyenler bu bölümde stantlarını kurarak kendi faaliyetlerini konuklarımıza ve uluslararası sendikal camiadan gelen konuklarımıza göstermiş olacaklar” ifadelerini kullandı.
Arslan, HAK-İŞ 14. Olağan Genel Kurulu’nda ele alınacak konuları şöyle sıraladı: “Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının yeniden dizayn edilmesi, ILO’daki işçi delegeliği konusunun dünyanın pek çok demokratik ülkelerinde olduğu gibi bir demokratik dönüşüm ve rotasyonla bütün konfederasyonların içerisinde yer aldığı bir yapının inşaasını ısrarla talep etmeye devam edeceğiz. Özellikle işsizlik sigortası, kayıt dışı istihdam, örgütlenme, işsizlik, yüksek enflasyon ve benzeri sorunlar yine gündemimizde olan ve bizi doğrudan ilgilendiren önemli sorunlarımızdır. HAK-İŞ 14. Olağan Genel Kurulu’nu yaparken bütün bu sorunları kenara atmadan, bu sorunların varlığından yola çıkarak yeni dönemin bizim için çok daha çetin ve zor bir dönem olacağının farkında olarak, genel kurulumuzu gerçekleştireceğiz.”
“HAK-İŞ Taşeron Sorunun Çözümünde Önemli Bir Aktör Olmuştur”
HAK-İŞ’in 4 yıllık faaliyet dönemi içerisinde gerçekleştirdiği önemli başarılara da dikkat çeken Arslan, HAK-İŞ’in taşeron sorununun çözümü konusunda önemli bir aktör olduğunu, taşeron sorununun çözümü konusunda taraf olarak, ciddi bir değişimin ve ilerlemenin sağlanmasında önemli bir pozisyonda bulunduğunun altını çizdi. Arslan, “1 milyona yakın taşeron işçinin kadro alması konusu önemli bir değişimdir. Türkiye’nin çalışma hayatındaki en büyük reformlarından bir tanesidir. Ancak kadro alamayan ve kapsam dışında kalan arkadaşlarımız bizim için gerçekten o büyük fotoğraftaki büyük başarıyı zaman zaman gölgeleyen bir pozisyona düşmüştür. Kadro alamayan başta KİT’lerde çalışan arkadaşlarımızın da kadrolarını almaları ve hakları kullanabilmeleri için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz” diye konuştu.
Geçici ve mevsimlik işçilerle ilgili uzun yıllar süren mücadele sonucunda 2017 yılında çıkarılan KHK ile 5 ay 29 gün olan çalışma sürelerinin 9 ay 29 güne çıkarılmasını önemli bir başarı olarak nitelendiren Arslan, “Nihai hedefimiz bu arkadaşlarımızın kamuda gerçekten iş olduğu halde eksik çalıştırılması yerine, kadro almalarıdır” diye konuştu.
HAK-İŞ’in 4 yıllık faaliyet döneminde karşılaştığı en önemli sorunlardan birisinin 15 Temmuz Türkiye’yi İşgal ve Darbe Girişimi olduğunu vurgulayan Arslan, “15 Temmuz Türkiye’yi İşgal ve Darbe Girişimi Konfederasyonumuzu ve ülkemizi derinden etkilemiştir. Bu mücadelede konfederasyonumuz, sendikalarımız ve üyelerimiz hain darbe girişimine karşı direnmiş gaziler ve şehitler vermiştir. HAK-İŞ olarak, 15 Temmuzların tekrar yaşanmaması için bütün gücümüzle her zaman gerekeni yapmaya hazırız” açıklamasında bulundu.
2019 yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri süreçlerinin devam ettiğini vurgulayan Arslan, “HAK-İŞ olarak bu konuda Genel Sekreterliğimizin Başkanlığında bir koordinasyon kurulu oluşturduk. Eğer önümüzdeki yıl dikkate alınırsa ve yerel yönetimleri de sayarsak 400 bine yakın HAK-İŞ mensubunun kamu çerçeve protokolü içerisinde toplu sözleşmenin tarafı olma durumu söz konusudur. Genel Sekreterimiz Dr. Osman Yıldız ve kamuda toplu sözleşme tarafı olan sendikalarımızla yapılan çalışmalar sonucunda bir çerçeve protokol taslağı hazırlandı. Bu taslağın son değerlendirmelerini yaparak Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımızla görüşüp, bu konuyu ve taleplerimizi ifade edeceğiz” dedi.
“HAK-İŞ, Türkiye Sendikal Hareketinde Bir İlki Gerçekleştirmiştir”
HAK-İŞ’in 4 yıllık faaliyet döneminde uluslararası alanda da son derece başarılı çalışmaları hayata geçirdiğini ifade eden Arslan, “Dünyanın en büyük işçi konfederasyonu olan ITUC’un 2018 yılının sonunda Kopenhag’da gerçekleştirilen kongresinde HAK-İŞ ITUC Başkan Yardımcılığı görevine seçilmiştir. ITUC dünyanın 7 kıtasında mensubu olan, 168 ülkedeki 331 konfederasyonun üye olduğu, 207 milyon üyesi olan dünyanın en büyük işçi örgütüdür. Bu örgütte konfederasyonumuzun Başkan Yardımcılığı görevine seçilmiş olmasıyla Türkiye sendikal hareketinde bir ilk gerçekleşmiştir. Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC)’un Mayıs ayında gerçekleştirilen 14. Genel Kurulunda HAK-İŞ yine bir ilki gerçekleştirmiş ve Türkiye’deki ETUC üyeleri arasında ilk kez Yürütme Kurulu’na seçilmiştir. ITUC’un İcra Kurulu’ndayız ama Yürütme Kurulu’na ilk defa bir Türk Konfederasyon olarak seçildik. Bu da HAK-İŞ’in uluslararası alandaki en önemli başarılarından birisidir. Hem ITUC’taki hem ETUC’taki bu görevimiz bizlere daha fazla sorumluluk yüklemekte ve daha fazla çalışmamızı gerektirmektedir. Bunun gereğini inşallah hep birlikte yapacağız” ifadelerini kullandı.
“16 Bin 585 Arkadaşımız Sendikalarımızdan İstifa Ettirildi”
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, “31 Mart yerel seçimlerinden sonra HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımız CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde ciddi bir baskı ile karşı karşıya kalmıştır. Daha mazbatalarını almadan 1 Nisan sabahından başlayarak arkadaşlarımız yoğun bir baskıyla karşı karşıya kalmışlardır. Bu baskılar halen devam ediyor. Bugün itibariyle çeşitli sendikalarımızdan yaklaşık 115 işyerinde 16 bin 585 arkadaşımızın sendikalarımızdan istifa ettirildiğini görüyoruz. Baskılar ne yazık ki durmadan devam etmektedir. Arkadaşlarımız bulundukları işyerlerinde mücadelelerini sürdürmektedirler. HDP ve CHP’li Belediyelerde yaklaşık 766 arkadaşımız işini kaybetmiştir. Bu arkadaşlarımızın işe döndürülmesi konusunda baskıların sona erdirilmesi konusunda ve devam eden toplu sözleşmelerin sonuçlandırılması konusunda sendikalarımız önemli bir mücadele gerçekleştirmektedir” diye konuştu.
“Açlık Grevi Başlatacağız”
Bolu Belediyesi başta olmak üzere CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde işten çıkarılanların tekrar işe döndürülmesi konusunda konfederasyonumuza bağlı Hizmet-İş Sendikası tarafından Bolu’dan Ankara’ya gerçekleştirilen “Emek ve Adalet Yürüyüşü” hakkında açıklamalarda bulunan Arslan, “Bolu’dan Ankara’ya yaklaşık 6 bin işçinin katılımıyla 196 kilometrelik önemli bir yürüyüş gerçekleştirilmiştir. Yürüyüşümüz, CHP Genel Merkezi önünde bir mitingle tamamlanmış, ancak sonuç elde edilemediği için ikinci bir sürece geçilecektir. Bolu Belediyesi’ndeki eylemler devam ediyor. Kurban Bayramı’na kadar bu eylemlerden sonuç alınamazsa, Kurban Bayramı sonunda sendikamızın Genel Başkan ve Başkan Yardımcılarından başlamak üzere açlık grevlerini başlatacağız ve bu mücadeleyi sonuna kadar devam ettireceğiz” dedi.
“Kılıçdaroğlu Mesajlarımızı Duymak İstemiyor”
Bolu Belediyesi önünde başlatılan eylemlerin 68. Gününe ulaştığını anlatan Arslan, “CHP’nin hiçbir yöneticisi, hiçbir Belediye Başkanı ve merkez yöneticileri dahil bu süreçte bizi aramadılar. Biz onları aradık. Dolayısıyla samimi olmak gerekiyor. Sayın Kılıçdaroğlu bizim mesajlarımızı duymak istemiyor. Buradan Sayın Kılıçdaroğlu’na sesleniyoruz: ‘Sayın Kılıçdaroğlu, siz bizi duymazsanız, emekten yana, işçiden yana, sendikal hareketten yana olan CHP bizi duymazsa kim duyacak?’ Bizi duymanızı ve bizi dinlemenizi ve gereğini yapmanızı istiyoruz. Bütün bunları yaparken üslubumuza, tavrımıza dikkat ediyoruz. CHP’nin tüzel kişiliğini, CHP’yi hedef alan hiçbir açıklamamız söz konusu değildir. CHP yönetiminin bu konudaki yanlışlarını ifade ediyoruz ve hala CHP’li belediyelerde ne yazık ki baskılar ve tehditler, işten atmalar ve sürgünler devam ediyor. Buna karşı susacak mıyız? Mersin’de, Adana’da Belediye Başkanı 300 küsur işçiyi işten attım diye övünerek anlatıyor. Bunlara karşı susacak mıyız? Elbette susmayacağız. Kimden gelirse gelsin, nerede olursa olsun bu işten atmalara karşı mücadelemizi sürdürmemiz gerekiyor” sözlerine yer verdi.