Hizmet-İş Sendikası İmzamız, İşçinin Kararıdır
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, üç işçi konfederasyonu ve Türkiye Barolar Birliği tarafından gerçekleştirilen ‘Emeğin Hukuku Kurultayı’na katıldı.
Konfederasyonumuz HAK-İŞ ve Sendikamız HİZMET-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, üç işçi konfederasyonu ve Türkiye Barolar Birliği tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen “Emeğin Hukuku Kurultayı”na katılarak, çalışma hayatının gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.
HAK-İŞ, TÜRK-İŞ, DİSK ve TBB’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği ‘Taşeronluk – Arabuluculuk’ konulu “Emeğin Hukuku Kurultayı”nın üçüncüsü, 26 Ocak 2018 tarihinde gerçekleştirildi.
Toplantıya Genel Başkanımız Mahmut Arslan’ın yanı sıra, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Genel Başkan Vekilimiz Av. Hüseyin Öz, Konfederasyonumuza bağlı sendikaların başkanları, yönetim kurulu üyeleri, hukuk müşavirleri, uzmanları ile çok sayıda akademisyen, öğretim üyeleri katıldı.
Genel Başkanımız Mahmut Arslan, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, HAK-İŞ, TÜRK-İŞ ve DİSK’in çalışma hayatının sorunlarına ilişkin birlikte hareket etmesinin önemine değindi.
“EMEĞİN HUKUKU KURULTAYLARINA DESTEK VE KATKI VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Üçüncüsü gerçekleştirilen ‘Emeğin Hukuku Kurultayı’nda 3 işçi konfederasyonunun aynı platformda bir araya gelmesini çok anlamlı bulduğunu belirten Arslan, “Her konuda herkesin aynı şeyleri düşünmesinin zorunda olmadığının farkında olarak farklı yapıların bir arada ortak sorunları tartışması büyük bir zenginlik, demokrasimiz için büyük bir kazanım, çalışma hayatımız için büyük bir kazanım, aynı zamanda da sorunların çözümü için çok önemli bir unsur olarak görüyoruz. Biz bu toplantılara her zaman olduğu gibi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da destek ve katkı vermeye devam edeceğiz” dedi.
Afrin’de terör örgütüne yönelik yürütülen operasyon konusuna değinen Arslan, “Afrin operasyonunda şehit olanlara Allah’tan rahmet, askerlerimize başarılar diliyoruz. Milletimizin desteğini alan bu harekatın kısa zamanda sonuçlanarak hedefine ulaşmasını temenni ediyorum” ifadelerine yer verdi.
“RESMİ ARABULUCUĞUN İHTİYARİ OLMASI İÇİN ÇOK ÇABA SARF ETTİK”
Arslan, “Arabulucuk konusunu prensip olarak destekliyoruz. Aslında bütün bu ve buna benzer süreçleri HAK-İŞ olarak destekliyoruz. 6356 sayılı kanun tartışılırken resmi arabulucuğun ihtiyari olması konusunda çok çaba sarf ettik. Resmi arabulucuk olsun ama ihtiyari bir arabulucuk olsun istedik. İsteyenler bu arabuluculuğu talep etsin istedik” dedi.
“HAK-İŞ, MÜZAKERE VE MÜCADELEYİ TEMEL ALMAKTADIR”
HAK-İŞ’in, müzakere ve mücadeleyi temel aldığını vurgulayan Arslan, “Gerek çalışma hayatına yönelik, gerekse toplumsal hayatın başka alanlarına yönelik yapılan bütün düzenlemeler tarafların bütün taleplerini karşılamayabilir. Demokrasilerde bu süreç, müzakere ve mücadele süreciyle zaman içerisinde değiştirilebilir ve yeniden düzenlenebilir” açıklamasında bulundu.
“TAŞERON DÜZENLEMESİ YALNIZCA 1 MİLYON İŞÇİYİ KAPSAYAN BİR DÜZENLEME DEĞİLDİR”
Taşeron sistemi değişikliğinin 2 temel düzenlemeyi kapsadığını anlatan Arslan sözlerine şu şekilde açıklık getirdi; “Kamuda hem yerel yönetimlerde ve özel idarelerde hem de kamu kurumlarında taşeron sistemini yasaklayan bir yapı getirilmiştir. Taşeron düzenlemesi yalnızca 1 milyon işçiyi kapsayan bir düzenleme değildir. Taşeron sistemini kamuda yasaklayan ve bundan sonra kamu hizmetlerini kamu işçileri eliyle yürütülmesine karar verilmiştir. Bu gerçekten önemli bir düzenlemedir. KİT’lerin kapsam dışında kalması arzu etmediğimiz bir durumdur. Ancak büyük fotoğrafı kaçırmayalım. Taşeron uygulamasındaki bu önemli değişimin güçlendirilmesi gerekiyor. Bunun kapsamının genişletilmesi ve bazı aksaklıkların düzeltilmesi gerekiyor. Taşeron uygulamasında büyük fotoğrafı ıskalamadan sorunların çözümü için mücadele etmemiz gerekiyor.”
