Ana Sayfa » Haberler » 40. YIL ÇERÇEVESİNDE ULUSLARARASI PANEL GERÇEKLEŞTİRİLDİ

40. YIL ÇERÇEVESİNDE ULUSLARARASI PANEL GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Sendikamız 40. Yıl etkinlikleri “Kaliteli Kamu Hizmetleri ve Sendikal Haklar Aracılığıyla Sürdürülebilir Kalkınma” paneli ile sona erdi.

HİZMET-İŞ 40. Yıl etkinlikleri 25 Ocak 2018 tarihinde protokol konuşmaları ve “Kaliteli Kamu Hizmetleri ve Sendikal Haklar Aracılığıyla Sürdürülebilir Kalkınma” panelinin gerçekleştirilmesinin ardından sona erdi.

Kutlama etkinliklerine Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız, HİZMET-İŞ Genel Yönetim Kurulu, Şube, İl ve Bölge Başkanları, 28 ülkeden 34 sendikadan 70 sendikacı konuk katıldı.

ARSLAN: “DÜNYA BANKASI KREDİ VERMEK İÇİN ÖZELLEŞTİRME ŞARTI KOYUYOR”

Protokol konuşmaları bölümünde konuşan Genel Başkanımız Mahmut Arslan, küresel sermayenin ve uluslararası finansal kurumların dünyada, özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde devletin küçültülmesinin, kamu hizmetlerinin özelleştirilmesi ve taşeronlaşmayı dayatma gibi sonuçlara yol açtığını söyledi.

Dünya Bankası’nın verdiği kredilerde koşul olarak özelleştirme şartı koyduğunu anlatan Arslan, Türkiye’den şu iki uygulamayı örnek gösterdi: “Dünya Bankası Antalya’da, verdiği kredi karşılığında su dağıtım hizmetlerinin özelleştirilmesini şart koşmuştur. Antalya Büyükşehir Belediyesi su işletmesi ANTSU bu şekilde özelleştirilmiştir. İşi, o dönemki adıyla, Fransız su şirketi SUEZ almıştır. Özelleştirmeyle birlikte yatırımlar durmuş, su fiyatları artmıştır. Yaşanan olumsuzluklardan dolayı, özelleştirmeden vazgeçilmesi başarısı gösterilmiştir. Bir diğer örnek Kocaeli’de Yuvacık Barajı’dır. Yapılan anlaşmalardan dolayı Kocaeli Büyükşehir Belediyesi hala kullanmadığı suyun faturasını şirkete ödemektedir.”

“ÖZELLEŞTİRMELERLE GÜÇSÜZ ÜLKELER TALAN EDİLİYOR”

Kamu hizmetlerinin kamu işçisi eliyle yapılmasına başarılı bir örnek olarak Konya Büyükşehir Belediyesi su işletmesi KOSKİ’yi gösteren Arslan, “Hizmetlerin kaliteli olması için illa özelleştirilmesi gerekmiyor. Önümüzde bir KOSKİ örneği var. Tüm hizmetler tamamıyla belediye imkânlarıyla yapılıyor. Bunu inceledik, üç dilde kitaplaştırdık. KOSKİ’nin başarısını görünce şunu söylüyorum: Mesele özelleştirme olmamalıdır. Çünkü özelleştirmelerle güçsüz ülkeler talan ediliyor” dedi.

“TAŞERON SİSTEMİNDEN VAZGEÇİLMESİ ÇALIŞMA HAYATINDAKİ EN BÜYÜK REFORMDUR”

Kamuda taşeron sisteminden vazgeçilerek, taşeron işçilerinin kamuda sürekli işçi pozisyonunda çalıştırılmasını Türkiye Cumhuriyeti tarihinde çalışma hayatında yapılan en büyük reform olarak değerlendiren Arslan, “Bu Türkiye’nin başarısıdır, meydan okumadır. Bu meydan okumayı başaranlara teşekkür ediyorum. Sayın Bakanımız Lütfi Elvan’a bu konuda bizlere vermiş olduğu desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

BAKAN ELVAN: “SENDİKALAŞMA HAKKINI VE SENDİKALARI ÖNEMSİYORUZ”

Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, konuşmasında sendikaların, işçiler başta olmak üzere çalışanlara toplu sözleşme yoluyla ekonomik fayda ve iş güvencesi sağladığına işaret ederek, iktidara geldikleri günden itibaren hükümet olarak sendikalaşma hakkını ve sendikaları önemsediklerini söyledi.

Sendikal hakları ve sendikaların önerilerini dikkate alarak politikalarını hayata geçirdiklerini vurgulayan Elvan, sendikalaşmanın aynı zamanda, kayıt dışılığın azalması anlamına geldiğini ifade etti.

“İŞÇİ SENDİKALARININ ÇEKİNCELERİ DİKKATE ALINMIŞTIR”

Sendikalaşmayı hükümet politikalarının tamamlayıcısı olarak gördüklerini belirten Elvan, şöyle devam etti: “Taşeron kapsamında çalışan işçilerimizin haklarının verilmesi için hükümetimizin tüm üyelerinin özverili gayretleriyle çok önemli adımlar attık. Kamuda personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımını yeniden tanımladık. Bu tanımlar kapsamında taşeron işçiler kadroya geçirilmektedir. Daha önce bu düzenlemenin hazırlık çalışmalarında gündeme gelen ‘özel sözleşmeli personel statüsü’ uygulamasına gidilmeyerek, işçi sendikalarının çekinceleri dikkate alınmıştır. Bu düzenlemeyle ikili yapı ortadan kaldırılarak kamuda çalışma barışının güçlendirilmesi amaçlanmıştır. Sosyal güvencelerini daha da iyileştirdiğimiz söz konusu çalışanlarımızın çalışma verimlerinin artacağını ve bunun da hizmet kalitesine yansıyacağını öngörüyoruz.”

Protokol konuşmalarının ardından Arslan, Bakan Elvan’a, Hizmet-İş Sendikasının 40. yılı anısına Merkez Bankası darphanesi tarafından özel olarak bastırılan 22 ayar altın madalyon takdim etti.

GENEL BAŞKAN VEKİLİMİZ: SOSYAL DİYALOG VE MÜZAKERE YÖNTEMLERİNİ GELİŞTİRİYORUZ

Hizmet-İş Sendikası Genel Başkan Vekili, Hizmet-İş Sendikasının 40 yıllık tarihini hafızalarda yeniden canlandırdı. Sendikanın geçmişten günümüze gelmesinde vermiş olduğu mücadeleyi anlatan kapsamlı bir konuşma gerçekleştirdi.

HİZMET-İŞ’in 40. yıldönümünü kutluyor olmanın haklı gururunu yaşadıklarınndiı çünkü bu 40 yılın Türk sekal hareketi ve ülkemiz için büyük önem arzettiğini ifade eden Genel Başkan Vekilimiz, HİZMET-İŞ Sendikamızın ilkeleri, mili ve yerli sendikal duruşuna vurgu yaptı.

Genel Başkan Vekilimiz, “Kuruluşundan beri kavga yerine diyaloğu önceleyen Sendikamız, geçmişte en uzun süreli grevleri yapmış, 2 binli yıllarla birlikte, dünyadaki gelişmelerle de paralel olarak, çalışma hayatının sorunlarının çözümü açısından sosyal diyalog mekanizmalarını hayata geçirmiş, sosyal diyalog ve müzakere yöntemlerini işyerlerinde de yerleştirmeye çalışmıştır” dedi.

“TAŞERON DÜZENLEMESİNİ TARİHİ BİR ADIM OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZ”

HİZMET-İŞ’in, çalışma hayatının sorunlarına yönelik yoğun bir çalışma dosyasına sahip olduğunu ve kapsamda sosyal projeler, yayınlar, toplantılar ve lobi faaliyetleri yürüttüğünü kaydeden Öz, şöyle konuştu: “Sendikamızın su hizmetlerinin özelleştirilmesi ve taşeronla mücadeleye karşı yürüttüğü faaliyetleri paylaştı. Öz, “HİZMET-İŞ Sendikamız 2009 Mart’ında İstanbul’da gerçekleştirilen 5. Dünya Su Forumu’na katılan ve orada su üzerine oyunları bozmaya çalışan tek sendika olmuştur. Sendikamızca hedefe ulaşılan çok ama çok önemli bir husus da, “TAŞERON” sorununa karşı verdiğimiz mücadele olmuştur. Sendikamız, taşeron emekçilerin çalışma koşullarına dair henüz ortada hiçbir çalışma ve girişim yokken, konuyu 2003 yılında, 9. Olağan Genel Kurul’da gündemine alarak, uzun soluklu bir mücadelenin ilk adımını atmıştır. 2007 yılında taşeron işçileri örgütlemiştir. 25 Ocak 2014 tarihinde Ankara’da, Türkiye’nin 81 İl’den gelen 7 bini aşkın taşeron işçisi ile gerçekleştirdiği toplantıda, “Seni Sendika Korur”, “Hakkın Bize Emanet” temalarıyla büyük bir örgütlenme kampanya başlatılmıştır. Mücadelemizin sonunda Aralık 2017’de taşeron düzenlemesi yapılmıştır. Taşeron uygulamasının uluslararası kurumlarca hızla teşvik edildiği bir dönemde, Türkiye’nin bu uygulamadan vazgeçmiş olmasını tarihi bir adım olarak değerlendiriyoruz.”

YILDIZ: “KAMU HİZMETLERİ BİR DEĞER HALİNE GELMİŞTİR”

Panelin moderatörlüğünü yapan HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız, “Kalkınma Bakanımız Lütfi Elvan bugün bizlerle beraber oldu. Bizim buradaki çalışmamız da sürdürülebilir kalkınma ve kamu hizmetleri ile ilgili olduğu için bakanımızın katılması bizleri hem onurlandırdı hem de konumuzun çerçevesini belirlemiş olduk” dedi.

Panel kapsamında uluslararası bir aile olarak önemli bir kavramı, önemli bir konuyu masaya yatırdıklarını belirten Yıldız, “Panelimize bütün Türkiye’den katılım var. Bütün uluslararası sendikalarımızın temsilcileri panelimize katılıyor. Dolayısıyla panelimizde bir bütün olarak ele alığımız konuları tartışmamız söz konusudur” şeklinde konuştu.

“HAK-İŞ olarak aslında burada sektörel bir çalışma yapıyoruz. HAK-İŞ olarak bize bağlı bulunan 20 işkolunun sektörel çalışmasını yapmamız gerekiyor. Her sendikamızın kendi sektörünü etraflıca ortaya koyması gerekiyor. Hizmet-İş sendikamızın bugün buradaki çalışması bir model olacaktır” diye konuşan Yıldız, “Buradaki temel kavram, kamu hizmetleri kavramıdır. Kamu hizmetleri bugün itibariyle bir kavram değil, bir değer haline gelmiştir. Uluslararası sendikal hareket de kamu hizmetlerini bir kavram, bir ilke olarak ortaya koyuyor ve buna sahip çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Yıldız, “Bugün dünyada ideolojik sistem, ekonomik sistem olarak serbest piyasa sistemi var. Uluslararası sendikal hareket de sürdürülebilir bir ekonomi için kamu hizmetlerinin yaygın, en kapsamlı şekilde ve kaliteli olmasına büyük önem veriyor bunun için mücadele ediyorlar. Hizmet-İş Sendikamız da uluslararası sendikal ailenin bir parçası olarak bu süreçleri okuyan, bu süreçlere katılan bir sendikamız olarak bu konuda öncülük rolünü üstleniyor” şeklinde konuştu.

“ULUSLARARASI, KALİTELİ KAMU HİZMETLERİ VE SENDİKAL HAKLAR ARACILIĞIYLA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA” PANELİ

Protokol konuşmalarının ardından “Uluslararası, Kaliteli Kamu Hizmetleri ve Sendikal Haklar Aracılığıyla Sürdürülebilir Kalkınma” Paneli HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız moderatörlüğünde gerçekleştirildi.

Panelde Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürü Ercan Uslu, “Kamu Hizmetlerinin kamu çalışanları eliyle sunulması: KOSKİ Örneği”, Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Murat Akçakaya “Geçmişten bugüne değişen devlet ve yönetim anlayışı”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İşve Sosyal Güvenlik Hukuku Ana Bilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Talat Canpolat “Kamu görevlileri ve işçilerin sendikal haklar yönünden farklı mevzuata tabi olmalarının kamu hizmetlerine etkisi”, Kırıkkale Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Yaylı “Türkiye’de sürdürülebilir kalkınma politikaları ve yerel yönetimlerin rolü”, Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Merve Özaydın “Sürdürülebilir kalkınma politikalarında işgücü ve sendikal haklar” başlıklı sunum yaptılar.

Panel, 28 ülke, 34 sendikadan gelen yabancı sendikacıların konuştuğu Uluslararası, Kaliteli Kamu Hizmetleri ve Sendikal Haklar Aracılığıyla Sürdürülebilir Kalkınma Konferansıyla devam etti.